28 Mart 2015 Cumartesi


Akademik Hayat mı Dolmayı Bastırmak mı!!?? 

    Yasadıgım evdeki kadınlar herseyi bilirler bilmedikleri bes vakit namaz onu da bilirler ama seytan durtuyor iste bir bıraksa hersey muhtesem olacak ama:)) neyse :) Sole bir ev dusunun  evde bir anane surekli orduya yetecek sekilde yemek yapar Emin efendi kocası olur saat tam onikide eger yemek tasını sıcak bir sekilde gondermesse, o yemek geri gelirdi bundan dolayı Zeynep hanım sabah altı itibariyle kalkar ve evini oglen ve aksam pişecek yemeklere gore ayarlar kızlarını ve yardımcılarını organize eder ve masanın basına otururdu. Hersey Emin efendinin mutlulugu huzuru ve iş hayatındaki verimliliği içindi. Konuşulacak onemli bir konu olursa ; bir gorucu , maddi sıkıntı yada alınması gereken birşey gibi akşam Turk kahvesi ve lokum eşliğinde konular görüşülür Emin efendi nin tepesi atarsa Zeynep hanım hiç seslenmez çünkü bilir Zeynep hanım ne isterse o olacak o an seslenmez ama sonuçta kazanan herzaman istisnasız Zeynep hanım olurdu.

Kızlarını da bu sekilde yetiştirdi annem ve teyzem kocalarına taparlardı. Bu sevgiyi aşkımlı bebeğimli evimin direği sululuğunda yaşamazlardı bizimkiler daha farklıydı, bir bakışti bir hareketti onların ki. Tabiki fırtınaları oldu hele annem bir politikacı eşi olarak çok yanlız kaldı iki erkek çocuğunu yanlış yerlere dalmasınlar diye aşırı bir çaba sarfetti nitekim başardı da ikisi de vicdanlı eşlerine aynı şekilde sevgiyle bakan iki adam halini aldılar. Kızına gelince şimdi boyle bir evde normal olarak benim de bu kadınlar gibi yetişip evimin hanımı kocamın eşi ve çocuklarımın anası olmam lazım. Nerdeeeee annem beni küçük bir hanımefendi gibi yetiştirdi Allah var bunu inkar edemem bilgisayar oyunu gibi seviye seviye hayatta karşılaşacağım herseye ve herkese nasıl dayanıklı olmam gerektiğini öğrettiler, bir ev nasıl idare edilir, bir kadın olarak dışarda nasıl davranmam lazım, ilerde eşim olursa, prosedurel olarak hareketler ve tavırlar nasıl olacak liderimiz Zeynep hanım örnek alınarak bir eğitimden geçtik çok şükür ....... çok şükür de ..... eee benim çocukluğumdan hayalim anne baba ve çocuktan oluşan toplumun en küçük parçasını oluşturmak oldu. Annemlerin komşu gunlerindeki gibi giyinip evde giyilen suslu ayakkabılarımı giyip kahve ve çay servisi yapmayı 
"ay melahat hanımcım askolsun hıh hıh hıh" yapacaktım sonra eşimle klup yemeklerine gidip eşime ne kadar destek olduğumu, çocuklarıma ne kadar iyi yetiştirdiğimle ilgili bir sürü şey konuşacaktım.

Universiteyi kazandım gayet guzel okuyorum annemin içine bir şey girdi ve surekli kızım çalış kazan yukselebileceğin kadar yuksel , herseyi yap altın bileziğini al eline kimseye eyvallahın olmasın diye telkinde buluna buluna bu benim bilinç altıma ustume herşeye işledi ben kendimi "akademik hayatın" içinde buldum. :( Ilk zamanlar kendin için birşey yaptığın için çok heyecanlanıyorsun ve "benim suan aska meske ayıracak vaktim yok" diyorsun. İş hayatında yaptığın şeyler değil altın bilezik trabzon set olma yolunda ilerliyor. 

Geçenlerde bir sunumum vardı hazırlanıyordum ve kendimi bilgisayar ekranına boş boş bakarken buldum, birden "ben napıyorum ya benim suan üç adet çocuğum olup onların ödevleriyle falan ilgilenmem gerekir" dedim kendi kendime. 

Eski Turk filmlerini bunun için seviyorum vefakar eş muhteşem tatlılıkta bir çocuk ve karakterli durust evine bağlı bir eş. Bu resmi nerde kaybettim, nerde unuttum noldu Zeynep hanım ın evlilikle ilgili paha biçilmez tavsiye kitabına!! 

Yok arkadaşım benim ne işim var akademisyenlikte falan eski iş arkadaşlarımdan birinin (ki bu kadıncagız yakalşık 60 yaşında) demişti ki "boşverin kariyeri falan aşık olun akşamları kariyeri koynunuza alamassıız demişti, şuan o aydınlanmayı yaşıyorum.:)  Hep annemin yuzunden sen kızını kimseye eyvallahı olmasın diye buyutup, hayatta herşeyin üstesinden gelecek şekilde davranırsan adamlar da komplekse girer tabi, herşeyin fazlası zarar. Ne vardı biraz iş beceremeyen bir tip olup savunmaya ihtiyacım olan bir guvercin misali olaydım suan o turk filmlerinde hayal ettiğim tabloya sahip olurdum. Şimdi ise çalışılması gereken bir suru yazı hazırlanılması gereken bir suru makale ve beni asla terketmeye kapasitesi olmayan bir bilgisayarla akşamlarımı geçirmek zorunda kalıyorum.

Belki paralel evrende istediğim hayatı yaşıyorumdur ve eminim çok mutluyumdur. Hoş belki ordaki Dunya da kariyer sahibi olmak için suan bir yazı yazıyordur burdan seslenmek istiyorum kendisine 

"Bacım hiç çabalam bir bok yok kariyerde, iş hayatında bir sürülü egolu tiplerin kaprislerini çekeceğine otur evinde kocanın kaprisini çek daha iyi  sıkıştığın zaman aç Zeynep hanımın el kitabını. Oyle evlilik danışmanlarına birsürü para verme ananenden yararlan %100 garanti sana denenmis uygulanabilirliği yuksek sonuçlar. Haaa  bu arada umarım adam gibi birini bulup evlenmişindir de paralel evrende bari kocamla çocuklarımla mutlu olayım"

Ah anne ah hep senin yuzunden ne vardı biraz beceriksiz olaydım şimdi torun seviyor olurdun ;))

Dunya :))

18 Mart 2015 Çarşamba





Bazen ne is ne guc ne gunluk telas hicbise kalmior hepsini bir ruzgar goturuyor. Geliyor kalbimin tam ortasina oturuyor sensizlik

Herseye ve herkese guluyorum , hayatim cok guzel dolu dolu geciyor ama iste bazi geceler cok agir geciyor.

En cok ne acitiyor diye dusunuyorum bir siralama yapamiyorum, beni sever gibi yapman mi yoksa hocbise olmamis gibi hayatina devam etmen mi! Yada daha sayamicagim bir suru sebep .....

O kadar saglam duruyorum ki ben bile bazen kendime inanamiyorum ...... Sana bu kadar deger vermem de cabasi ...

Sanal alemde bile karsilasamiyoruz gercek hayatta karsilasmamiz sanki biseleri degistirecekmis gibi ...

En zor animda yanimda oldun carpan kalbinin ustune koydum basini elimi tuttun hersey gececek dedin . Gecti hakkaten hersey gecti bu sefer sen de gectin hayatimdan sonra bana donup nasilsin demelerin yok mu! Dunyam diyordun bana sen rahat ol ben yanindayim, hep yaninda olcam ....

Ilk defa elimi tutan biri sadece elimi degil yuregimi de tuttu ilk defa bir erkegin yaninda hungur fosurt agladim buna sen bile inanamadin. Gozumden akan yasi optum sonra o yaslar  sana akti......

Bazi geceler bole zor geciyor iste beni yari yolda birakan bir adam icin uzulecegim tutuyor ....

Dunya ....

16 Mart 2015 Pazartesi



OH U HAVE AN MBA!!!

Yani muhtesem bir reklam yapıorlar yahu vallaha suan bulundugum durumu ozetliyor resmen.

Calıstıgım kuruma uc adet yeni yetme hicbiseden haberi olmayan ama aynı zamanda herseyi bilen tipler alındı vay bassssıma.

Bu yeni tipler ilk olarak herkesi kankası bellediler hadi dedik gencler biz bunlara fazla yuklenmeyelim ilk dort bes ay bir ortama alıssınlar etrafı gozlemlesinler vs vs amaan biz bole yaptıkca bunlar bir gevsedi bir jole misali.

Hakkaten ben ilk işe başladığım yılları hatırladım da acaba ben mi abartmısım yoksa bunlar mı fazla rahat.Bunlar hep anne babaların cocuklarını hele hele erkek cocuklarını bastacı edip topluma salmasıyla oluyor. Bu yeni nesil anne babalar cocuklarını dunyanın merkezine oturtuyorlar ay gibi de etraflarında donuyorlar. Tamam ben de fazla ezilme taraftarı degilim ezme taraftarı da degilim de bu kadar ozguven nedir yahu.

Genc nesil hos iyi cok yaratıcı cok prtik bir kere teknolojinin icine dogmuslar dogal olarak hersyin pratik olanı onlarda bu acılardan ben sahsen gercekten kendilerini tek gecerim verin yanıma akıllı uslu calıskan birilerini bu dunyayı fethedebilirsinz ama bu neslin tek hatası "BEN OLDUM" diyorlar anormal puanları var ciddi suan bizim nesilin alamadıgı puanları alıyorlar, yurt dısı deneyiminden bahsetmiorum bile ama cok onemli bir eksiklikleri var gozlem yapamıyorlar ve acemi ruhlarını kaybettikleri icin en ust seviyedeki mudurune bile futursuzca kafa tutabiliyorlar ve bunda en basta anne-babaların hataları var. Agamsın pasamsın die yetistirrsen bole milletin basına sararsın.

Benim annem veya babam beni hicbir zaman dunyanın merkezine koymadılar hatta sole soliim "magma" nın asagısında bir yasam olsaydı oraya gonderbilirlerdi. Millet kızını over benimki yerin dibine sokar sonra da matah bise yapmıs gibi "biz ole gorgusuzluk yapmayız ne o ole isterikliler gibi" su bakıs acısına bakar mısınz. Ben işe ilk basladığım yıl sene 2005 annem ilk iş gunumde bana sunu demiş bir kadın "Kızım yuzunu gozunu ole sekilden sekile sokma hic guzel olmuyorsun orası iş yeri unutma soytarılık değil" bu ne simdi Allahaskına bana soler misinz yani birincisi bir insan yuznu gozunu ne kadar sekle sokabilir artı ben deli miyim evde yaptıgım delilikleri iş yerinde yapiiim essek kadra olmusum işe baslıyorum ya var mı otesi!! Benim annem bole bir kadındı babam deseniz o ayrı bir dunya sanırım su ates ve tozbulutundan olusan dunyada sanırım işyerime gelip  "kızımdan memnu musunz iyi çalışıyor mu?!!" diye soran tek kişi benim babamdr hayr velevki lanet bir mudurm var ve dediki " hic begnmiyoruz berbat çalışıyor" napacaktı acaba işten alıp başka bir işe mi koyacaktı anlamadım ki. Mutevazilikte son nokta ki bizim yerimizde başka insanlar olsa sımarıklıklarından gecilmez "verdiğiniz para kadar konusun ulen" derdi ki suan diyorlar.

Annem ile babam hiçbir zaman bana ve abimlere siz onemlisinz her seyden onemlisinz dunyamız sizlersinz gibi bence sacmalıklar yapmadılar ve biz bazı tahtalar eksik olsa da cok sukur saglıklı insanlar olduk. Annem ve babam tabiki sunu derlerdi "siz onemlisinz bizim icin ama bu hayatta daha onemli seyler var terbiye gibi, sahsiyet gibi,mutevazilik gibi, empati kurmak ve vicdanlı olmak gibi" benim babam "Islamın altı sartı olsaydı altıncısı haddini bilmek" olurdu derdi bu soz mıh gibi aklımdadır herzaman. Gercekten simdiki ebeveynler ki bunlara cogu arkadasım da dahil cocuklara mahcup olup hadlerini bilemiyorlar. Okadar ben merkezli yasıyorlar ki kesinlikle baska bise dusunemez olmuslar ve elestiriye tahammulleri yok tahammulu bırakın eger bir laf anlatabilirseniz yada sozunuzu kesmeden bir tek cumle kurabilirseniz buyuk sey basarmıs sayılırsınz.

Acemilerle calısmayı herzaman severim cunku daha calıskan daha ogrenmeye acık olurlar diye dusunurum ama 90 ve asagısı dogumlular herseyi bilen ki biz buna "basbilen" diyoruz oldukarı icin duvara toslamadan hicbişe anlamıyorlar. Bundan dolayı suandan itibaren yeni civcivleri serbest bırakcam bakalım nolcak umarım ben yanılırım ama ciddi bir problem yasaıcaklar gibi

Hadi bakalım yeni gune yeni deneyimlerle devam etmek amacıyla
Yarın Askım için yazcam bekleyin bebekler :)
Dunya :)) Iyı geceler

14 Mart 2015 Cumartesi

Kadın olarak manyaklasmaya basladık :))

Uzun zamandır yazamıyorum cunku belki bilmiyorsunz amma ben burda çen çen çen konusurken aynı zamanda akedemik kariyerin dibine vurmak uzereyim malum odevler projeler ben bile bir ara sanal dunyada mı yasıyorum yoksa gercek dunyada mı yasıyorum fark etmeden hayatımı devam ettrdim. Hos zaten kimse de kapıları camları yıkmamıs yanı bu Dunya neden yazmamıs diye buna da ayrıca bozulmuyor degilim yani.

Neyse konumuza donelim bu agır akademik yogunluktan sonra kendime gelmek icin uzun uzun yuruyuslere cıkarım ki o akademisyenliğin verdiği dunyayı kurtaracak olan tek kişiler bizmişiz hissi yokolsun kendi basit dunyama geri doneyim diye. Bugun de onlardan biriydi ve ben bugun bise farkettim ki benim canım hemcinslerim kafayı kırmışlar...

Maalesef bu dogru uzulerek solemek isterim ama artık dunyanın butun yukunu tasımaktan mıdr cocuk dogurduktan sonra ruhunuzu hormonlara mı sattınz naaptınz anlamadım. Yuruyus yaparken (bir kadın klasiği olarak :)) magazalara da girip cıkarım (eskiden alısveris yapardım ama suan onu asmaya calısıorum) gayet iyi bir magazanın birinde iceri bir baktım boy boy adam icerdeler o kıc kadar kanepelerin ustune salatalık gibi sıralanmıslar ben içeri girince yalvarır halde "apla nolur kurtar bizi nooolur" diye bakısları dikkatimi cekti. İlerledim baktım soyunma kabinlerinin onunde de sıra sıra erkekler ay bir an Damat Tween e falan girdiğimi zannettim . Zavallı adamlar kabinden her cıkana bakıyor ama her cıkan dogal olarak karısı olmuyor ve diğer kadınlar ters ters bakmalarına "cık cık " etmelerine ses cıkaramamakla kalmayıp bir de "hayır ben sizi rontgenlemiyorum" ifadesi takınmak zorundalar ki gayet komik oluyor.Hele hele  eger karısı aynı pantolonun 36 bedenine bakarken yakalarsa ve karısı 44 beden ise  sole soliiim sus biberinin vucudu terkederken ki acıyı buna tercih edersinz :)))

Neyse ordan kendimi zor bela dısarı attım ama arkamda cama yapısan ve beni kurtarın diyen bir erkek ordusu bıraktım. Baska bir magazaya girdim bu sefer yeni evli çiftler belliki bunlar daha genc ve henuz eyvallahları yok bir cocuk var  kadın yavas yavas kontrolu ele alıyor ama adam genc oldugu icin direniyor kapıda pusetle adam cunku cocuk coktan o pusetten inmiş ve magazanın agzına sıcmıs. Magaza muduru muhtemelen iki prozac atmıs cunku o cocugun elindeki kolye vs malları annesi olacak olan gorgusuz kadın almıyacagı icin onlar defolu mala cıkacak ve mudurun aylıgı yanacak. Bundan dolayı basına bir eleman dikmis azgın cocugu zaptetsin die anne deseniz zincirlerinden bosanmıscasına birseyler deniyor. Hafta ici eve tıkmışlar kadıncagızı ki hic zannetmiyorum o calısan bir kadın olmadıgı icin muhtemelen sabah kalkıp spora gidenlerden (ki herzaman kıskanmısımdr cunku ben o saatlerde okul servisinde yuzum gozum bir yanda tam uyanamamıs hatta makyajını bile okulda yapacak kadra bitkin bir halde onlara hayran hayran bakarım). Adam kapıda agac olmus her gelen onu magaza gorevlisi zannediyor ve merhaba deyip magazaya giriyor. En guzeli ne biliyor musunuz adam evde arıza yapıp basının etini yemesin diye kadının her gosterdiği seye "cok guzelmiş al istersen" ( Allahın cezası al ne alacaksan da bir an once gidelim demek oluyor) diyor. Ortalığı yıkan çocuğuna ilgili anne modunda govde gosterisi yaparak  " ay ahmet ne bulmus ela "  diye sempatik olmaya calısıyor ve adam "aaaaa ne bulmus benim kızım alalım kızımıza" (aynı anası ne bulsa alıyor diye icinden gecirse de) diyerek benim magazada  kırkırdamama neden oluyor. Zaten bu tip kadınların bedensel mesajı "adamı aldım, parası var , cocugu da yaptım haddinizi bilin burayı alırım sizi de alırım hepinizi ham yaparım zavallı yaratıklar" gibi davranarak magaza onu otrma odasıymıs gibi davranırlar.

 HasbinAllah diyerek ve de gulerek cıktım magazadan  markete girdim butun alısverişimi bitirdikten sonra cerez bolumunde durdum bir adam ve bir kadın var. Kadın inanılmaz bakımlı bir bayan ellilerinde,sarısın upuzun duz fonlu sarı saclarını bes metre oteden farkedebilirsinz, bes adet paket yaptırıyordu ondan biraz isi uzun surdu bu arada elemana takıldı,biz gülüştük nedense kadının ben pozitif enerjisini cok dogal buldum elini, acık cerez cuvalına goturdu ve badem aldı bana donerek "badem yemek lazımmıs genclestirirmis ne diodu muhtesem yuzyılda" dedi gulustuk bir tane daha aldı ve sonra herkese tesekkur edip yanımızdan ayrıldı. Ve olan oldu ..

Yine ellilerinde sarısın fakat bakımsız basında sac bandı olan gozluklu orta boy ojesiz bir hafif toplu bir kadın geldi ve " hayır yani ben anlamıyorum bu bayan cerezleri aldı sonra tukruklu elleriyle tekrar elledi ben simdi onun ellerinin degdigi yerden almak zorunda mıyım bu haksızlık dimi ama hanımefendi" dedi bana donerek . Ben de bole zamanlarda ilk olarak gulumserim nedendir bilinmez ama neyse sonra ona bakarak "yani ona gelene kadar neler var hanımefendiciğim" deyip ortalığı yatışrtırmaya calışiim dedim ama yok kadın sinir telleri mutehassısı gibi sinirlerime dokunuyor  " aaa olur mu ama canım ne ole parmaklarını yaladı yaladı cereze elledi" sanırsınz kadın kustu cerezin ustune ! Eeee sonunda bende kayıs koptu

"bakın hanımefendi sizi oldurecek olan o kadının tukuruk bezlerinde salgılanan tukuruk degil sizi oldurecek olan sepetinizde duran domateslerdeki zirai ilac, peynirinizde peynir gorunumu vermek icin kullanılan boya vs seyler hani siz hijyenden bahsediyorsunz ya saglıgınız icin ilk once bence sizi kanser yapacak seylerden uzak durun durabiliyorsanız artı sizin su hayatta hic sorununuz yok sanırım yeterince stressli bir hayatta yasıyoruz rahat olun takmayın kafanıza yoksa cehennem olur bu dunya size" dedim ve uzaklaştım arkamdan homur homur bişeler soledi ama donup bakmadım .

Sonra dusundum yine yururken ya hemcinslerim canlarım hassas gacılar Allah peygamber askına biraz rahat olun yahu bikere kendinize bir ozguveniniz olsun bu adamları kadın magazalrının onunde yada soyunma odalarının onunde tutmak ne ya!! Ben annemi hic babamla soyunma kabininin onunde bekletirken hatrlamıyorum aksine babamın kendinden hos bir hatuna (ki bu bolgede annemden daha hos bir kadın zor kendisi biraz sarısın yemyesil gozlu olup benim onla alakam yoktur :(() rastlama ihtimaline bile tahammul edemeyen bir kadındı ve tek kişilik terzi provasına bile tek cıkar ole elbise daha olmamısken  salas halde gormesini istemezdi hala istemez. Ne bu ya anladık yogunsunz ev cocuk zor işler de kardesim adamı bırakırsın starbucks a o orda kahvesini icer iki etrafa goz gezdirir sen de bu arada olmayan dar gelen pantolon ve eteklerinle hasır nesir olursun. Sonra ne alacaksan alırsın mis gibi kendine ceki duzen verir ole cıkarsın. Yeni evlilier kendiniz bir cocuk yaptım diye evrenin yegane bereket anası gibi gormekten vazgecin benim babaannem 9 tane dogurmus belirtirim. Hormonlarınıza sahip cıkın lutfen bu adamlar gecici sen kendini bereket ana gibi gorur etrafına anneliğin o saf temiz havasını yayarken bir de bakmıssın adam yeni bereket anaları kesfetmiş, uzgunum ama durum bu. Ya valla komik oluyorsunz bise degil  kocalarınz sizden daha komik oluyor adamlara hic haketmeseler bile acımaya basladım :)

Marketteki teyzenin durumu biraz karısık olabilir mesela kocası O nu ole bakımlı bir hatunla aldatmış olabilir yada banka muduru terfisini bu tarz bir kadına vermiş olabilirler. Kocasının aslında ojeli bayanlardan hoşlandığını farketmis ve kadının bu yaşta o bakımlı tırnaklarından nefret etmiş olabilir. Bu sebeplerden dolayı senelerin patlaması zavallı iki cerez yedi diye bilinç altı harekete geçmiş ve

"işte  kızım neriman hadi bastır bakiim ne pis kadın bu ya ıyyyy tukuruklu elleriyle cerez aldı agzına attı iğrenç halbuki sen olemisin temizsin, titizsin, gunde iki defa zigonların tozunu alırsın, eşinin pijamalarını kat yeri olmasın diye giymeden once utulersin. Kızııım senin gibisi yok neriman sen bole yasarken bu kendini bilmez kadın o uzun kıpkırmızı manikurlu parmaklarıyla benim birazdan cerez alacagım yerden elleriyle cerez yiyor. Sen bu muameleyi haketmiyorsun Neriman sen bunları yasamıyacak kadar ozverili bir es ve fedakar bir annesin hadi kızım goster kendini"  deyip yılların Vehbi ye olan siniri zavallı cerez bolumundeki elemandan cıkmıstır.Neriman azıcık tırsık oldugu icin yoksa, Vehbi yi coktan postalamıstı, kadının  suratına da soyleyemez cunku kadın bir pençe darbesiyle ham yapar onu sonra da aynı bir panterin kemiklerini tukurdugu gibi tukurur kemiklerini.

Sonuc olarak cok konustum bugun ama hakkaten hemcinslerim haklısınz akıl saglıgımızı zorlayan durumlar yasıyoruz ama lutfen ya biraz sakin biraz sagduyulu su bizim anneannelerimz gibi akıllı kadınlar olalım bırakın sahnede erkekler kendilerinin oldugunu zannetsinler biz biliyoruz ki dunyayı biz yonetiyoruz eger biz bir aklımızı kaybedersek dunya yasanılmaz bir hal alır aman diim kendinze gelin :))
Dunya :))

2 Mart 2015 Pazartesi



Can baba ne guzel demiş .....

Cok severim Can babayı bence Ingiliz edebiyatını en iyi yorumlayan ve Mina Urgan ın erkek versiyonudur bence kendisi ama daha duygulu tabi.

Can baba da duygu insanı imiş babasına bile kızamamış gitmiş uzaklara çekilmiş köşesine. Üzüldüğümde şöle sakin bir kişiliğe bürünemedim hep mi kardeşim top larda yaşar bir insan.
Hep öle yaşadım hep kafamda neyse dilimde de o oldu.

Bir adam sevdim O da beni sevmiş zamanında oyle dedi ama sonuç ne başakasını seçti. Hayatını onunla geçirmeyi tercih etti. Canı sağolsun diyemedim hep canı çıksın diyenlerden oldum ve canı sağolsun diyenleri de çok samimiyetsiz buldum sahsen.

Adam on sene sonra karşıma çıkıp yok aslında ben sana aşıktım bir yanlışlık oldu O nu tercih ettim demesi beni o onsene boyunca gunduz ve gece olarak başabaşa bıraktığı soruları telafi edemez. Gece yattığım zaman "nasıl oldu ya?" sorularını unutturamaz. En sevdiklerime deli deli davranmalarım, ilk beş sene dengemi bulmak için buyuk bir çaba sarfedip butun enerjimi dunyanın en dertsiz tasasız insanı gibi davranmaya harcamalarım nolcak.

Yok ole beyefendi hayatının monotonluğundan sıkılıp benden medet umman seni gözümde ne kadar büyüttüğümü gösterdi bana. O kadar acizsin ki hayatında hiçbirşeyi sen seçmemişsin, sana gelmiş sen de eyvallah demişssin okadar korkak ve garanticisin ki, sen sevmemişssin ama hazır bulup sevilmeye ok demissin, ailenin sana sunduğu hayat sana huzurlu gelmiş ama ne zamanki on sene geçmiş ve bakmışsın ki hayat bu değil ve böle gitmicek aklın başına gelmiş de biraz geç gelmiş.

On sene nefesimi tuttum demiştim sana... sen geldiğinde ben de nefes almaya başladım dedim sen bana kocaman sarılmıştın. Ne kolay sarıldın oyle ya sever gibi, aşık gibi bir daha hiç bırakmıcak gibi...

Şimdi ben nefes almaya başladım ama bu sefer sen nefesini tutmaya başladın çünkü artık yaşamanın ne olduğunu  gördün, kısa bir zaman kendin oldun oynamadın, konuştun, gerçekten güldün içten bunların tadına vardın bundan sonra sen nefes alamıcaksın ama en acısı ne biliyor musun benim ki on yıl sürdü ama seninki bir ömür sürecek ..........................................

1 Mart 2015 Pazar



Selam ,

İki üç gündür yazamıyordum çünkü civciv eğitmekle meşguldum, şimdi bana civciv eğitmek de ne derseniz şöle anlatayım.

İlk olarak çalıştığım kurumdan bahsetmek isterim, bir yüksek öğretim kurumunda öğretim görevlisi olarak çalışmaktayım . Mesleğim gereği gençler ile içiceyiz  ve bundan nasıl bir mutluluk ve huzur duyuyorum size anlatamam. Mudurum dunyanın en tatlı insanıdır ama bayanlarlar coğunlukta olan bolümümüzde adamcağızın iyi niyeti bazılarının labirentli beyin yapılarının içerisindeki entrika koridorlarında sıkıştığından köşeye sıkışıyor ve sonunda kadın zekasına yenilgiyi kabul edip huzur buluyor. Ben bole adamlara herzaman saygı duymuşumdur def bela def kaza deyip naparsan yap bana bulaşma mantığı ki  bu da huzur getirir.

Bazı cinbitler erkek arkadaşımla kavga ettik moralmanlarım cok kotu diip boyun büküp diye izin alsalar da yada geçengün size bir bardak su getirmiştim bak helal etmem görürsün gününü "hık" diye gidersin bir fatiha okumam tarzı izinler alsa da yine de adam iyi idare ediyor sahsen. Haaaa şimdi diceksinz ki bunun yazacak neyi var ben size işçisin sen işçi kal grubunun bakış açısını yansıtmaya çalışacam bir yandan da yeni gelen civciv lerin biz "tavık" olduk artık yumurta da çıkartırız hatta yumurtayı omlet halinde çıkartırız ole kalırsınz havasından söz edecem biraz çünkü yaşadığım coğrafyada eminin bizim gibi ozerkliğini ilan etmiş bir kurum yoktur sanırım.

Şimdi dedim ya bizim mudurumuz baldan tatlıdır amma gelgelelim bir mudur yardımcımız vardi ki eskiden (yenisinden niye bahsetmion derseniz ergenekonla paşaların içeri atıldığı bir ülkede şimdiki mudur yardımcımdan bahsedcek kadar seme olmadım çok şükür) kendisi nam-ı diğer "eagle-eye" olup prensip, disiplin, eğrisi doğrusu yok bir şey ya doğrudr ya yanlış hatta bir sınavdan sonra hep beraber yaptığımız bir hatayı ustune alıp "hayır bende de hata var sizden sonra ben bakıorum bu sınavlara nasıl atlamışım anlamadım inanamıyorum" dediğine şahit olmuşluğum vardır (ki şimdiki mud yard. dan bir nebze bu konuda farklılık gösterirler :))

Bu kadar artı yönlerini yazdıktan sonra zannetmeyin ki çok iyidir bir kere şişman düşmanlığı vardır ve bana sırf kilomdan dolayı mobbing yapmıştır. Sabah aldığı simitin yarısını ofis arkadasım "kokmaz bulaşmaz"  a getirir ustune peçetesini örter bir de dönüp bana der ki
"hayatım sölersin benim aldığımı yesin diye" ha biz bakalım yani bu kadının kıyametin neyden koptğundan haberi yoktu sanırsam!!
"tabi hocam solerim" derim buyuk bir gururla asla o simitin küncüsüne dokunmam ve buna istisnasız her sabah yapmışlığı vardır. Aslında bir gün simiti masaya koyduğunda almayı
"aaa ne iyi yaptınız ben de kahvaltı etmemiştim" deyip gozunun içine baka baka yemeyi planladım tek bir küncü tanesi kalmayana kadar. Neyse emekli oldu da kurtulduk.
Bu "eagle-eye" ne kadar şikayet etsek de boluma bir nizam getirmeyi başarmiş fakat bizim pambık müdüre göre, bu kadar kasmanın manası olmadığından, bu konuşmalar ve hareketler huzurlu iş hayatını bozmaktan başka bir işe yaramamıştır.
Dedim ya size, biz kendi başına bir cumhuriyetiz die dışardan bakan "waow yuksek öğrenim kurumu" ama bilmezler ki yüksek olan tek şey kafaların yüksekliği :)))

Şimdi benim gibi bekar arkadaşlar evlenemedikleri için zaten bir arıza var bunlar da diye bakılmanın yanında bir de sanki hersene bizi yeni eleman almışlar gibi her işe koştururlar neden çünkü senin kocan yoktur, senin çocuğun yoktur, evin yoktur hiçbir mesuliyetin yoktur bunun sonuncu olarak butun nöbetleri yaz okulunu vs angarya işlerini sen yapmak zorundasındır.

Bazı arkadaşlar ana rahmine düştüklerinde şanslı olduklarından, pambıgın aklının dibini öğrendikten sonra gunumuzdeki turk dizileri gibi senaryo yazadılar. Mesela bir arkadaşımız, daha bir çocukla çıkmaya başladı boynu bükükler birinci sezon, acı, kan, gözyaşı, ezilmişlik senaryosunun içinde normalde ayrıldılar diye beklersiniz dimi hayır nişanlandılar, bu sefer aile baskısı, tek taş acitasyonu, gümüş alındı mı alınmadı mı boynu bükükler sezon iki, evlendiler, ev arama, eşya alma, gelinlik saç baş kuaför kayınvalidesi kayın babası vs... boynu bükükler sezon üç ve son sezon hamilelik oncesi kusmalar sonra süt seansları. Şu yukarda gördüğünüz saydığım herbir şey için her donem boşgünü cuma günü istedi ve her cuma bişe oldu ve  işe gelmedi sonuc ne diye sorabilirsinz koca bir hiç ne uyarı ne bişe. Diyebilirsinz sana ne kardeşim mudur vermiş sen de iste sana de versin, haklısınz ama ben işin acitasyon kısmındayım ulen numaranı yaptın pambık yedi bari bize yapma hatta yurekli ol deki ben mudurumle hallettim ama bir de aglaklığını cekemicem üzgünüm :)

Neyse az cok nasıl bir kurumda çalıştığımı öğrendiniz flexibility nin dibiyiz hop hop değiş tonton gibiyiz her duruma her şarta uyum sağlayabilen bir kurum bir bölümüz.:)

Civciv eğitimine geleyim : Bizim bölüme üç adet yeni tabir-i caizse çömez alındi ve etrafa verdikleri mesaj şu: "ya ben uc yıldır dersanede calışıyoram  yane azbuçuk deneyimim var " vs vs anladınz siz:)

Tabiki yeni nesilden birilerinin gelmesi beni çok heyecanlandırmıştı ilk başta ; ne guzel taze kan dedim ne zamanki cuma gunu sabah iki sınav hazırlamalarını isteyene kadar. Bu civciv akıllılara ben kolaylık olsun diye geçen senenin sınavını verdim ve dedim ki
"arkadaşlar yormiim burdan derleyin bir uniteyi de ekleyin" dedim

Cuma sabahı masamda iki adet kagıt ustlerinde sınavlar yazıyor. Ben ilk once Piri Reis in harita denemelrinden biri zannettim. Sonra yaklastıkça sınav kağıtları yazısını okudum. Benim vucudumun bu tarz anormal durumlarda kitlenme gibi bir ozelliği vardır yani beyni onumdekilerin sınav kağıdı olduğunu algılayıncaya kadar bir sure geçer. Derin bir nefes aldım ve ilk bu gorevi verdiğim civcivi çağırdım insan gibi bu olmamış canım rica etsem bunu şu şekilde yapar mısın dedim. Cevap :

"aaa Ama Dunyacım şimdi biliosaaan ki işimiz çok yoğun biraz ağır olmuyor mu"

Ben bir kere daha kitlendim ve ancak teşekkur edebildim. Bu yeni nesilin en buyuk hatası kendini bişe zannetmesi ve kendine aşırı guvenip hadisz bir şekilde hatasını kabult etmeyi bir yana bırakalım bir de uste çıkmaya çalışması.Bunun da sebebi annelerin babaların her zamanki gibi "oglum&kızım sakın hakkını yedirme konus hakkını savun aman ha seni ezmesinler"
Anne ve babalara anlatamadım ben yıllarca çocuklarınızı hadsiz yetiştiriorsunuz hakkını savunmakla terbiyesiz yapmak farklı şey bunu ayırmını veremiyorsunuz. Bırakın mahçup olsunlar bırakın ezilsinler hepimiz biliyoruz ki zeytinyağı zeytinin ezilmesinden taşın altında kalmasından çıkar demek bazen ezilmek iyi bişe pişirir sizi. Karşındaki adama

"ya kusura bakmayın hocam hemen duzelteyim gondereyim size"  büyük bir olay olmalalı aksine kendi değerlendirmen açısından sana bişe katmalı.Böyle böyle sen de gün gelir saygı duyulan bir insan olursun, sana karşı da hata yapan hatasını kabul eder.

Nitekim mesai arkadaşımla beraber ki biz artık sabırdan kendimize donen derviş adını taktık "whirling dervishes"  Onla beraber uygun dille işelrin böle yürümiyeceğini anlattık ve yaklaşık iki saat sonra hepsi mail adresimdeydi duzgun bir şekilde.

Sonuç yeni nesil çok zeki olabilir muhteşem eğitim almış olabilirler ama kusura bakmayın ozgüveni tavan yapıp bir kuruma girip ukalalık taslarsanız biri alır sizi ve sizin o ozgüveninizi camın ateşte erittiği gibi sizi de öyle bir eritir ki, cam yine ateşten sonra yeni bir forma kavuşur ama siz utancınızdan sekle de giremessiniz ki bu hale düşmektense iki mahçup olup hatamı kabul ederim daha iyi.

Bugunlük bukadar DUNYA
 ps: Whirling Dervish 1st:))))